2 Eylül 2018 Pazar

Şehitlerin cenaze namazı kılınmaz!

Dün ,‘facebook’ sayfamdan yaptığım “Şehitlerin cenaze namazı kılınmaz! Çünkü ALLAH, onların ölü değil diri olduklarını buyurmuş; böylece ölü olmayan bir şehidinde cenaze namazı kılınamaz. Ancak şehit iddiasıyla kılınan cenaze namazları şehit değil ölü olduklarını kanıtlamaktadır.” İletime aldığım bildirilere ve sorguladığım kimselerin verdiği yanıtlara öyle hayret ettim ki, insanların ne kadar cahil olduklarını; dolayısıyla ne şehitliğin ne de cenaze namazının anlamını bilmedikleri halde ahkâm kesebilmelerini müşahede ettiğimden daha detaylı açıklama yapmaya ihtiyaç duydum.

Bir şehidin mevtası diğer ölü Müslümanlar gibi yıkanmaz; dolayısıyla gusül abdesti almasına gerek yoktur. Çünkü ölüyü yıkamadaki amaç, ona gusül yani boy abdesti aldırmaktır.   
İslâm’da, ölen kimsenin yıkanması, kefenlenmesi ve cenaze namazının kılınarak toprağa verilmesi zaruriyet ise de, Allah yolunda şehit olan diriler istisnadır. Çünkü onlar ölü değillerdir.  

Ölü bir Müslüman için kılınan cenaze namazı her ne kadar farz ise de, ölü olmayan şehitler bu farzdan beridirler. Cenaze namazı ölüye olan bir dua ve şefaat dilemektir. Ancak şehadet pek yüksek bir makam olduğundan diri olanın üzerine namaz kılınmaz; şehidin günahları peşinen affolunduğundan hiç kimsenin dua ve şefaatine ihtiyacı bulunmamaktadır. Ki, şehitler, şefaat sahibi peygamberlerden farksızdırlar. 

Diri bir Müslüman’ın ölen bir Müslüman’a karşı olan görevleri cenazesini yıkama, kefenleme, namaz kılma ve defnetmenin bir amacı da hayatta kalanlar için ölümü ve ahireti hatırlatarak ölümden ibret alınmasını sağlamaktır. Şehitlik ise başlı başına bir nasihat ve örnektir. 
  
Allah yolunda ve Allah’ın dinini egemen kılabilmek için öldürülmeyenler şehit değil ölüdürler. Ancak onlara kahraman denilebilir!  Seküler-laik bir devlet, vatan, bayrak, demokratik bir millet ve dünya menfaatleri için nefsi uğruna ölenler şehit değildirler. Çünkü şehitlik vahyi bir terminoloji olup, vahiy için yapılmayan mücadeleler İslam ile özdeşleştirilemez.

Hele kimileri şehitliği demokrasi ile özdeşleştirip ölenlere ‘demokrasi şehidi’ diyerek öyle bir küfrün altına girerler ki, iman etmeyenleri dahi kapsayan demokrasi düşüncesiyle şehitlik mertebesini iğfal ederler.

İslam bir mantık dini değil iman dinidir! Allah ve Resulü bir şeye hükmetmişse, inanmış bir kadın ve erkek, o şeyi kendi isteklerine ya da menfaatlerine göre seçemez, yorumlayamaz. Bu sebeple İslam olmayan bir devlet, vatan, bayrak ve millet çıkarı, şehitlikle bağdaştırılamaz. Çünkü Allah, yalnızca yolunda öldürülenlere ölü değil diri yani şehit demektedir.

Şüphesiz kalplerde saklı olanı sadece Allah bildiğinden kimin şehit olup olmadığı bilgisi eşsiz zatına mahsus olsa da, işlenmiş olan fiiliyat diğer bir ifadeyle amelde söz konusu bilginin bir kanıtıdır.

Ayrıca gerek geçmişte gerekse günümüzde şehitlik makamına ulaşmış kimilerinin cenaze namazları kılınmış olsa da vahyi gerçek asla değiştirmez. Zaten demokrasi gereği kimin Müslüman olup olunmadığına bakılmadan kılınan cenaze namazların Kur’an’i değil adet olduğu aşikâr değil midir?

“Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler; Allah'ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde Rableri yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar. Arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehit kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmadığı müjdesinin sevincini duymaktadırlar.” Al-i İmran 169-170

“Müminler içinde Allah'a verdikleri sözde duran nice erler var. İşte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de (şehitliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini) değiştirmemişlerdir.” Ahzab 23

“Allah'a ve peygamberlerine iman edenler, (evet) işte onlar, Rableri yanında sözü özü doğru olanlar ve şehitlik mertebesine erenlerdir. Onların mükâfatları ve nûrları vardır. İnkar edip de ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennemin adamlarıdır.” Hadid 19


“Onlardan ölmüş olan hiçbirine asla namaz kılma; onun kabri başında da durma! Çünkü onlar, Allah ve Resûlünü inkar ettiler ve fasık olarak öldüler. Tevbe 84

Hiç yorum yok: