8 Haziran 2015 Pazartesi

Asıl kaybeden Ak Parti değil Türkiye’dir…



Hem de öyle bedbaht bir kayıpla inişe geçilecektir ki, o hor görülen sığınmacılara imrenir hale gelinecektir. Bakalım, Ak Parti intikamı ne getirecek, ne götürecektir?

Daha iyi bir iktidar, daha fazla rahatlık, daha fazla gelir, daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi hırsı öyle öç alacaktır ki, bulduğu bir somun ekmeğe, bir bardak suya, bedenini kapatacak bir çapula ve yatacak bir barınağa sabredenler gibi nasıl tahammül edilecektir? Acaba yarın sabah kalkıldığında inanılan hangi vaatler tutulup cepler yahut kasalar para dolacak, yoksullar zenginleşecek, işsizler çalışacak ve alışverişte sınır tanınmayacaktır!

Yalancıların artlarına düşerek şükretmek yerine asileşerek düzenlerini bozanlar, o yalancıların yakalarına yapışarak aş, iş ve güven istediklerinde alabilecekler mi? Yoksa şeytan gibi bana inanmayıp peşime düşmeseydiniz mi diyecekler? 

(Hesapları görülüp) iş bitirilince, şeytan diyecek ki: "Şüphesiz Allah size gerçek olanı vadetti, ben de size vadettim ama, size yalancı çıktım. Zaten benim size karşı bir gücüm yoktu. Ben, sadece sizi çağırdım, siz de benim davetime hemen koştunuz. O halde beni yermeyin, kendinizi yerin. Ne ben sizi kurtarabilirim, ne de siz beni kurtarabilirsiniz! Kuşkusuz daha önce ben, beni (Allah'a) ortak koşmanızı reddettim." Şüphesiz zalimler için elem verici bir azap vardır.” İbrahim 22 
  
Asıl sorun nedir biliyor musunuz;  beşeri tanrılaştırmış öylesine bir rejime, inanç ve düşünce düzeyine sahibiz ki; kalkındırıp düşürenin,  yüceltip alçaltanın, fayda verip zarara uğratanın, yönetip yönlendirenin, zenginleştirip fakirleştirenin, galip kılıp yenilgiye duçar edenin beşeri güç ve irade olduğu itikadından Mutlak İrade’nin hiç mi hiç değere alınmaması ve yaptırımın göz ardı hatta inkâr edilmesindendir. 
 
Oysa Mutlak İrade dilediğinde nasıl ümmi bir peygamberine dünyayı iman ettirmiş ise, bir oduna dahi düşmanına boyun eğdirip dünyaya hükmettirir. Sorun O’nun güç, irade ve kudretini tanımak ve yaratılmış hiçbir kulu ortak koşmamaktır.  Bu sebeple birinin yerine diğerine umut bağlanarak nefsin öyle tuzağına düşülüyor ki, önce ekonomi altüst olacak akabinde tetikte bekleyen PKK/HDP başta olmak üzere parçalanma baş göstererek Irak ve Suriye benzeri bir iç savaş kaçınılmaz olacaktır. 

Şu gerçek bilinmelidir ki, yaratıcı Allah’ın dinine yüzlerce yıl hizmet etmiş Müslüman Türk milleti, ihanet eden diğer milletler gibi bir kısım musibetlerle bırakılmayacak, geçmiş azgın toplumlar misali topyekûn helak edilerek tarihe gömülecektir.

Vahyin dışında her düşüncenin kendi nefsi için mücadele ettiği bir Türkiye’de, herkesin değerlerine nankörlük ve ihanet ettiği öyle bir toplum türemiş ki, küfür imana galebe çalınarak Müslüman sanılan Kürtler dahi kâfir çıkıvermişlerdir. 

Allah, Peygamber, İslam, namus, ahlak ve vicdanın azılı düşmanı PKK/ HDP gibi iblis bir güruhu, sırf aidiyet uğruna dinini ve namusunu peşkeş çekebilen Kürtler, Müslüman, ahlaklı ya da muhakeme eden insanlar olabilir mi? Sapıklıkla müstahak kılınmış PKK/HDP’ye arka çıkan Kürtler, katillerini dahi destekleyebilecek kadar şuurlarını yitirebilmişler ise, onlara her türlü musibet farz olmuştur! Sanırım Allah ile girdiği savaştan galip çıktığı absürtlüğünde bulunan ve kendini yarı tanrı ilan eden iblis Öcalan’a güvenmektedirler!
      
Peki, Türkler farklı mı?
Al birini vur öbürüne!

Unutulmamalıdır ki, Allah’ın indirdiği ayetleri yalan sayarak nefisleri doğrultusunda kendilerine yasa yapıp batıl düzen kuran toplumlar, önce şımartılıp kibirlendirilir, sonra da yavaş yavaş helak edilirler.   
“Âyetlerimizi yalanlayanları, hiç bilmeyecekleri yerden yavaş yavaş helake götüreceğiz.” A’raf 182

Ne mutlu İslam’dan başka bir kimlik, rejim, düzen ve hüküm tanımayana!
  
Ne kadar kaybettim diye kahrolsan, üzülsen ya da kazandım diye sevinip zafer naraları atsanız hatta iktidardaki partiyi düşürdüm diye mutluluktan uçsanız da, son herkes için aynı olacaktır. Ne iyisi veya kötüsü ne de zalimi veya masumu ayırt edilmeden tepetaklak olacak; ahirette yüzü gülenler ve kapkara kesilenler ayrılacaktır.

“Nice memleketler var ki biz onları helak ettik. Azabımız onlara geceleyin yahut gündüz istirahat ederlerken geldi.” A’raf 4

“Bir ülkeyi helak etmek istediğimizde, o ülkenin zenginlik sebebiyle şımarmış elebaşılarına (iyilikleri) emrederiz; buna rağmen onlar orada kötülük işlerler. Böylece o ülke, helake müstahak olur; biz de orayı darmadağın ederiz.” İsra 16

“Bizim, onlardan önce nice nesilleri helak etmiş olmamız kendilerini yola getirmedi mi? Hâlbuki onların yurtlarında gezip dolaşırlar. Bunda, elbette ki akıl sahipleri için nice ibretler vardır.” Ta-ha 128

Hiç yorum yok: