28 Haziran 2018 Perşembe

TBMM teröristtir!

Demokrasi gerekçesiyle teröristi içselleştiren bir meclise “milletin meclisi” nazarıyla bakabilmek mümkün değildir.

Allah’a iman yerine beşeri üstün kılmaya çalışan seküler-laik bir meclisin teröristi kucaklaması fıtratının kaçınılmaz bir gereği olduğundan TBMM, terörün, haksızlık ve adaletsizliğin odağı halindedir.  

Halkını katleden, meydan okuyan, bayrağını çiğneyen, bölmeye kalkışan, varlığını tanınmayan, fitneleriyle milleti birbirine kıydıran, kundaktaki bebek dahil insanları acımadan tepeleyen, mal ve can güvenliğini ortadan kaldıran, kalleşlik ve kahpelikle masumiyeti öldüren, devleti paçavraya çevirmeye kalkışan PKK gibi bir vahşinin HDP adıyla mecliste meşrulaştırılması, o meclisin topyekun terörist olduğuna işarettir.  
           
Çocuğun biri, arkadaşıyla oynadığı oyuna kızması üzerine demiş ki, “Anam senin ananı kerhanede görmüş.” O’da cevaben; “Peki senin ananın orada ne işi vardı” diye sormuş.

Dolayısıyla HDP’nin bırakın mecliste bulunmasını, varlığı bile mümkün olmaması gerekirken devlet ve siyasetle öyle çiftetelli oynamaktadır ki, bedeli meclisle kanıtlanmaktadır.  

HDP’nin TBMM’deki varlıkları apaçık bir yenilgi ve tarifi imkânsız bir utançtır; lanettir! Hangi parti ve vekillerin onlarla aynı çatı altında bulunmayı sindirebilmeleri, kendilerinden hiçbir farkları olmadığını ortaya koymaktadır.

Hem PKK ile mücadele adına dağları gidip bombalayacak, şehitlere gözyaşı döküp nutuklar atacak, intikam yeminleri edecek ve terörün kökten bitirileceğini vazedeceksin; hem de HDP’yi meşrulaştırarak devletin tüm imkânlarından yararlandırmak suretiyle söz sahibi kestirip millete karşı tehdit olmaya devam ettireceksin.

Neymiş efendim; halkın % 10’u HDP’liymiş; demokrasi adına yasaklamak birlik ve beraberliği bozarmış, düşünce ve fikir özgürlüğüne darbe vururmuş, kaosa ve infiale sebep olurmuş.  Demek ki terörü teşvik eden devlettir!

Dolayısıyla nefsi çıkarlarının adaletten üstün tutan bir anlayış, alçalmışlığa mahkûmdur!

Oysa amaç devlet ve milletin bekası ise, başkaca bir sebep mevzubahis olabilir mi? Sayıları değil 6 milyon, 50 milyon olsa dahi yanlış asla meşrulaştırılmamalıydı. Çünkü kabul edilmiş bir yanlışlık, kazanılmış bir zehirdir.

Acımasız teröristlerin hüküm sürdüğü TBMM’nin milletin, hakkın, adaletin ve vicdanın bir meclisi olamayacağı hakikatinden dolayı daha fazla bir söze ihtiyaç duymuyor;  seçimlerde kazananın sadece terörist HDP olduğu ve kalanın zillet içinde kaybettiğini ifade ediyorum.

Ancak yaratıcı ALLAH’I tanımayan seküler-laik meclisin HDP’yi tanımış olması normal değil midir?


“Allah size, mutlaka emanetleri ehli olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Allah size ne kadar güzel öğütler veriyor! Şüphesiz Allah her şeyi işitici, her şeyi görücüdür.” Nisa 58

Hiç yorum yok: