13 Eylül 2013 Cuma

İnsan mısın; hayvan mı?

Hemen bu nasıl bir soru diye tepki koymadan önce; seni insan olarak yaratıp şereflendiren Allah’a yaptığın hainlik ve nankörlüğü sorgulaman akabinde yanıt verecek olursan, hayvandan da daha aşağı bir yaratık olduğuna hükmedeceksin.

“Kahrolası insan! Ne inkârcıdır! Allah onu neden yarattı? Bir nutfeden (spermadan) yarattı da ona şekil verdi. Sonra ona yolu kolaylaştırdı. Sonra onun canını aldı ve kabre soktu. Sonra dilediği bir vakitte onu yeniden diriltir. Hayır! (İnsan) Allah'ın emrettiğini yapmadı.” Abese 17-23

Yaratıcısı Allah’ın hükümlerine göre değil de nefsinin istek ve düşünceleri indinde ya kökten inkâr ederek, ya Allah ile peygamberlerini birbirlerinden ayırarak ya da ayetlerini eğip bükerek sözde imanını yahut imansızlığını savunan insanın, Allah’ın halife kıldığı insan olmadığı tartışılmazdır.

İnananın da inanmayanın da Allah’a ortak koşarak nefislerine boyun eğmeleri, Abese Süresi 23. Ayetinde buyrulduğu üzere; “Hayır! (İnsan) Allah'ın emrettiğini yapmadı” hükmüyle aşikârdır. Dolayısıyla nefsine göre sözde iman edenlerin durumu; üzerinde biraz toprak bulunan düz kayaya benzer ki, sağanak bir yağmur yağdığında onu çıplak pürüzsüz kaya halinde görmen gibidir.
Aslında lafebeliği yapmaya gerek olmadığından yazımı uzatmayacak; nefse göre sözde iman edenlerin durumu, üzerinde biraz toprak bulunan düz kayaya benzer ki, sağanak bir yağmur yağdığında onu çıplak pürüzsüz kaya halinde görmen gibidir.

Allah ve Resulünün herhangi bir işte verdiği hükümleri, gerek inanmış bir kadın gerekse inanmış bir erkeğin nefsi doğrultusunda seçme hakkı bulunmadığı açıkça bildirilmiş, her kim gerekçelere sığınarak hükümlerden yüz çevirdiğinde sapıklığa düşmüş olacağı ayetle karara bağlanmıştır.

Bu durumda sosyal, siyasi, ekonomik ve askeri yasaların tümünde Allah’ın indirdiği hükümlerle mi yoksa beşeri hükümlerle mi hükmedildiği sorgulandığında, nasıl Allah’ın emirlerini yerine getirmeyen kahrolası bir insan olduğuna kanaat getireceksin.

Şüphesiz Allah’ın söylemediğini ‘Allah’tandır’ diyerek dinlerine fiyat etiketi koymuş münafıklar, insanları vahiyden uzaklaştırarak nefislerinin esaretine sokma gayretindedirler. Zaten onlar sebebiyle insanların yoldan çıktıkları malumdur. Onlar kendilerini hüküm veren konumda addedip toplumlara da böylesine korkunç bir imaj doğurmalarından, insanlarda ayetlere bakmaya gerek bulmamaktadırlar. Hatta vahyi yol edinenleri de, “Kur’an Müslümanlığı sapıklıktır” fetvalarıyla ayetlerden büsbütün uzaklaştırmaktadırlar.

“Allah ve Resulü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resulüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.” Ahzab 36

(Hidayet çağrısına kulak vermeyen) kâfirlerin (ve münafıkların) durumu, sadece çobanın bağırıp çağırmasını işiten hayvanların durumuna benzer. Çünkü onlar sağırlar, dilsizler ve körlerdir. Bu sebeple düşünmezler.” Bakara 171

“Şüphesiz Allah katında hayvanların en kötüsü, düşünmeyen sağırlar ve dilsizlerdir.” Enfal 22

“Yoksa sen, onların çoğunun gerçekten (söz) dinleyeceğini yahut düşüneceğini mi sanıyorsun? Hayır, onlar hayvanlar gibidir, hatta onlar yolca daha da sapıktırlar.” Furkan 44


Hayvan, hayvanlığını; bitki, bitkiliğini; şeytan, şeytanlığını biliyor ama aslında hayvan olup da kendini insan sananlardan daha ürkütücü bir mahlûk var mıdır? 

Hiç yorum yok: