2 Nisan 2014 Çarşamba

PKK terör örgütündeki yanlışlık Gülen’de yapılmamalıdır!

PKK denen azgın zalimi Kürt kökenli vatandaşlarla özdeşleştiren hükümet, Gülen terör örgütünü Müslümanlık yahut vatandaşlıkla bütünleştirerek uzlaşı ve çözüme kalkışması, ikinci ve daha tehlikeli bir ihanete sebep olur. Çünkü Türkiye, Öcalan’dan sonra ikinci bir hain olan Gülen’le enerjisini yitirmemelidir.

Müslüman Kürt kökenli kardeşlerimizin temsilcisi olarak Öcalan’ı ve PKK’nın siyasi kanadını kan akmaması adına zoraki de olsa muhatap alan hükümet, son seçimlerde aldıkları yüksek Kürt oylarıyla nasıl bir yanlışa saptıklarını müşahede edeceklerini sanıyorum. PKK gibi hain ve acımasız bir düşmanla hiçbir şart ve koşulda masaya oturtulmamasını bugünde savunuyor, kendilerine ne kadar taviz verilip hoşgörüde bulunulsa da ihanetlerinden asla vazgeçmeyeceklerini tekrarlıyorum.

Sırf Müslüman Kürt kardeşlerimize bir halel gelmemesi ve teröristlerin zulümlerine maruz kalmamaları maksadıyla PKK ve siyasi uzantısı azgınlara her ne kadar özveride bulunulmuş ise de tehditleri devam etmekte, dilleri sarkmış kuduz hayvanlar misali alçaksı hedeflerine ulaşabilmek için fırsat kollamaktadırlar.

Bir tarafta Kürt maskeli PKK, diğer taraftan İslam maskeli Gülen terör örgütü; etnik ve din manipülasyonlu hainler olarak Türkiye’yi mahvedebilmek için kuşatabilme çabaları içindedirler. Her ikisi de haçlı-siyonist düşmanlarımız adına taşeronluk yapmakta, gerekli güce ve halkın güvenine kavuştukları an itibariyle vatanımızın kapılarını efendilerine açacaklardır. Denemelerindeki başarısızlık asla yanıltmamalı, soluklanma amacıyla uzattıkları sinsi elleriyle tokalaşmamalıdır. Çünkü şeytan ve dostlarıyla işbirliği yapmanın ilk kuralı,”yapma”’dır.

Haydi, seküler rejim gereği iktidar, Allah’ın indirdiği ile hükmetmiyor diyelim, karşısında ayna olan tarihi gerçekleri de mi referans almıyor?
   
“Allah'ın sana gösterdiği şekilde insanlar arasında hükmedesin diye sana Kitab'ı hak ile indirdik; hainlerden taraf olma!” Nisa 105 
  
Hainlerle hainlerden taraf olanların düşmanlık açısından birbirlerinden farkı bulunmamaktadır. Şöyle düşünürsek; savaştığınız bir orduda nasıl ki ‘bu iyidir diğeri kötüdür ‘ gibi bir ayırım yapmaksızın tümüyle çatışmakla yükümleyseniz, PKK ve Gülen terör örgütlerinin safında ve tarafında olanları da düşman kabul etmelisiniz.

Bir kimsenin dost ya da hain olduğunu ancak kalplerinde saklı olanları okumakla mümkündür.        Lakin böyle bir kudret insanlarda bulunmadığından zahiri bir gözlemleme ve duruşla yargıya gidilmektedir. Her ne kadar çoğunlukla yanılgıya düşülse de! Dolayısıyla hainle hainden taraf olanı ayırmak, kararların en yanlışıdır. Bilmelisiniz ki, gördükleriniz ne kadar gerçek ise, görmedikleriniz daha da gerçektir.

Gerek din gerekse vatan hainliği alenileşmiş Gülen örgütünün arkasında durmaya devam eden hiç kimse masum sayılamaz. Hele de dinine amansız düşman partileri destekleyebiliyorlarsa, bugün için pasif olsalar da yarın için ciddi tehdit olacakları tartışılmazdır. Tıpkı futbol maçlarında ‘yedek kulübede’ bekleyen futbolcular misali doğrudan sahada olmasalar da, kendilerine sıra geldiğinde hücuma geçecekleri muhakkaktır. Zaten yaydıkları fitne ve fesatla üzerlerine düşen misyonu sürdürmekte, ekonomik katkılarıyla da örgütü sübvanse etmektedirler.

“Herkesi bir defa, bazılarını her zaman aldatabilirsiniz. Ama herkesi her zaman aldatamazsınız.” Abraham Lincoln

Hükümet, hem Müslüman milletimizin yüce dini hem de vatanı Türkiye için nerede bir gülenist var ise bertaraf etmeli, semizlenmelerine fırsat verecek her türlü kapı üstlerine kilitlenmelidir. Artık merhamet gösterilecek bir zaman değil, hukuk çerçevesi dahilinde en sert yaptırımları uygulama anıdır. Girilecek inlerinde olası üremelerine imkân tanıyacak tüm oluşumlar kurutulmalı, böylece ne İslam’a ne de Türkiye’ye vermeyi düşündükleri zararlar engellenmelidir. Kalpleri kaskatı kesilmişler ne görürler ne işitirler ne de kavrarlar! 
   

“Ey Peygamber! Kâfirlere ve münafıklara karşı cihad et, onlara karşı sert davran. Onların varacağı yer cehennemdir. O gidilecek yer ne de kötüdür!” Tahrim 9-Tevbe 73

Hiç yorum yok: