22 Şubat 2012 Çarşamba

Hayat kadını olmak daha onurlu…

Azılı Müslüman Halk düşmanı Nur Serter, Atv’de yayınlanan “Uçurum” adlı dizideki bir fahişenin adını kullanmasına şovsal bir tepki göstererek,“Bu çok büyük bir rezalet, çok büyük bir skandaldır. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Atv yayın grubunun gazetelerinde dünkü diziyle ilgili ilanlarda benim adımı taşıyan karakterin fahişe olduğunu gördüm. Sarsıldım. Buna ben ne diyeyim” açıklaması, aslında fahişeler aleyhine bir skandaldır.

Çağdaşlık adına dini ve ahlaki değerlere saldırarak mahremiyetini örten mütedeyyin kadınlara akıl almaz baskı ve zulümler yapmak suretiyle psikolojik işkencenin ceberut cellâdı Nur Serter, vekil olmasından ötürü ne kadar gösteri yapmaya çalışsa da asla inandırıcı olamamaktadır. Partisi CHP ile birlikte zinayı savunup da fahişeliğe karşı çıkmaları ahlaki bir manipülasyon olup, kronikleşmiş amaçlarını örtmeye kafi gelmemektedir.

Zevk adına yapılan zinanın akabinde verilen hediye ve karşılıkların apaçık bir fahişelik olduğu inkâr edilemez. Peşin olunca fahişelik, vadeli olunca mı fahişelik sayılmıyor?

Allah rızası için karşılıksız yapılan borç yardımlarında dahi eğer taraflar, öncesinde birbirlerine bir hediyeleşmeleri olmayıp da borç alışverişinden sonra bir hediye vuku bulur ise, Peygamberimiz onun faiz sayılabileceği uyarısında bulunmuş ve Müslümanların dikkatli olmalarını buyurmuştur.

Zinacı ve fahişelerin desteğiyle ayakta duran CHP’nin fahişe karşıtlığı, şüphesiz oy aldıkları zinacı ve fahişelere bir ihanettir.

Biri para diğeri de zevk için yapılan gayrimeşru cinsel ilişkiler, sanki birbirlerinden farklıymış gibi toplumsal ahlak doğranmaktadır. Fahişelerle anılmayı bir rezalet ve skandal olarak değerlendiren CHP’li Nur Serter, evli Genel Başkanları ve evli bayan vekillerinin zina yapmalarını uygarlıkla özdeşleştirerek dikkatleri komploya odaklatarak temelleri yıkmış, dolayısıyla genelevlerde çalışan hayat kadınlarından daha berbat bir tahribat gerçekleştirmişlerdi.

Maalesef haya ve ahlaktan o kadar uzaktırlar ki, başları öne eğilmiyor ve sokaktaki en sıradan bir insanın onurunu bile taşıyamıyorlar.

Günah işleyen ile kâfiri birbirinden ayıran vahiy, günah işleyenlerin af edilebileceğini ama kâfirlerin mümkün olmadığını vurgulayarak; fahişe ile Nur Serter adlı kâfirin durumları, İslami hükümlere göre ortadadır.

Günah işleyen bir fahişenin hidayete ererek af edilebilme imkânı varken, ayetleri yalanlayarak savaş açan Nur Serter gibi azgınların bağışlanabilmeleri söz konusu değildir.

“Bizim ayetlerimizi yalanlayıp da onlara karşı kibirlenmek isteyenler var ya, işte onlara gök kapıları açılmayacak ve onlar, deve iğne deliğine girinceye kadar cennete giremeyeceklerdir! Suçluları işte böyle cezalandırırız!” Araf 40

Hiç yorum yok: