6 Şubat 2011 Pazar

CHP'den daha beteri yok...

Zinanın fışkırttığı bir genel başkana toplumun teveccüh ve güveni dehşetin ta kendisidir.

Vicdan ve namus hasmı CHP gibi elem bir diktatörlüğe umut bağlayarak hak, adalet ve huzur beklentisi içinde olanların sadece geçmişi değil bugünü de unutmaları; Platon’un Kanunlar III eserindeki “İnsanlar her nedense, felâketleri garip bir şekilde unutmuşlardır” şaşkınlığını doğrulayan kadersel bir lânettir.

İhanet, nankörlük, ahlaksızlık ve insaniyetsizlikle inşa edilmiş CHP’de politika yapan oyunculara değil ilke ve amaca odaklanılmalı, apaçık ve tartışılmaz bir düşman safı olan CHP’nin çatısı altında bulunan baba ve kardeş dahi olsa dost edinilmemesi dinin ve insanlığın temel şartıdır.

Milletinin dininden, namusundan, ırkından ve bütünlüğünden tiksinen öyle bir mantaliteyle karşı karşıyayız ki, onursal tarih ve medeniyetini batılılaştırabilmek uğruna hunharca doğrayarak ülkenin tüm sathında yokluk, ahlaksızlık, kan ve gözyaşı selleri oluşturup cehenneme çevirmişler, örgütledikleri legal ve illegal suç çeteleriyle ideolojik iktidarlarının muhafazası adına akıl almaz baskı, hile, fesat ve cinayetleri; çağdaşlık, hukuk ve demokrasiyle özdeşleştirebilmişlerdir.

Çünkü onlar için halka acımak değil tepeleme vardır; başka bir şey yoktur.

Nasıl ki şeytanın nefsi kışkırtmaları, altından kalkılmaz belâlara yol açıyorsa; CHP’nin de benlikleri okşayan hümanist ve tanrısal vaatleri bitkisel ve acı bir hayata mahkûm kılmaktadır.
Öylesi sırat misali keskin bir köprüdeyiz ki, hangi lider veya partinin iktidara geleceğini ve ne yapacağını tartışmak yerine, her türlü benliksi çıkar ve mülahazalardan arınarak insanlık adına CHP gibi feci bir felâketten kurtulabilmenin telaşıyla yekvücut olunmalıdır.

Allah’a ve insanlığa savaş açmış vicdansız bir düşüncenin destek bulup ahkâm kesebildiği bir ülkede birlik, ahlak, refah ve güvene kavuşabilmek imkânsızdır. CHP’nin %20 civarı destek alması dahi milletimiz aleyhine fevkalade bir sonuç ve fecaatleri tetikleyen bir akımdır.

Halkın ısrarla CHP desteği her türlü musibeti müstahaklaştırmakta, Çin’deki bir kelebeğin kanat çırpışının Karayipler’de kasırgalara yol açması misali CHP’ye verilen bir oy dahi o toplumun helâkine yeterli sebeptir.

Fitnenin kalkmadığı bir ülkede barış ve iyilik egemen olamaz. Onun için fitnenin başı CHP ile mücadele, insan olan herkesin kaçınılmaz ve vazgeçilmez yükümlülüğüdür. Yaratıcı Allah’ın yardım ve desteği önemsenmeksizin ve tumturaklı ahlaki kurallar olmaksızın başarılı olabilmek mümkün müdür?

Türkiye’nin refahı, ancak CHP’nin gömülmesidir…

Zihin ve kalplerinde Allah kudreti ve insan sevgisi bulunmayan ideolojik argümanları ne kadar cezp edici ve etkileyici de olsa, tıpkı şehvetten kuduran birinin cinsel ilişki sonrası öldürücü hastalığa yakalanmasından farksızdır.

Taşıdığı hastalıklarla toplumda salgına neden olan CHP’nin ruhta başlattığı çürüme bedene nüksettiğinden ülke gitgide kırılmakta, tedavi amaçla başa gelen her kim olursa önüne bariyerler çıkarıldığından yanlışlar düzeltilememektedir.

Çıplak gözle görülmeyen bir virüs, nasıl sağlam vücutları ya da milyonları kemirip tüketiyorsa; CHP’de merhamet sahibi izzetli ve ahlaklı milletimizi mahvetmiş ve mahvetmeye devam etmektedir. Bundan dolayı halkın iktidara getirdiği hükümetlerin aksaklıkları yanıltmamalı, dolayısıyla CHP Diktatörlüğü yıkılmadan beklentilerin karşılık bulabilmesi düşünülmemelidir.

Eğer öncelikli hedefiniz huzur, güven ve ahlak içinde insanca yaşamak ve çocuklarınıza erdemli bir gelecek bırakmak ise, hiçbir şart ve koşulda CHP’ye müsamaha gösterebilmeniz mümkün değildir. Herhangi bir partiye duyduğunuz ekonomik, sosyal veya siyasi husumet; ne toplumu ne de çocuklarınızı şeytanın kucağına atmaya meşruiyet kazandırmamalıdır. Muhakeme edebilen bir insan, maskenin çekiciliği ve şatafatı ne olursa olsun onun bir hile olduğu bilinciyle tuzağa düşmez.

Evli ve çocuk sahibi kadın milletvekili ile evli ve torun sahibi genel başkanın ahlak ve namusu biçen zinaları CHP’de modern karşılanmış, batılıların dahi asla sindiremedikleri yıkıcı ahlaksızlıkları topluca hazmedilebilmiştir. Söz konusu milletvekili ve genel başkanını partiden ihraç etme bir yana, uyarma ve disipline dahi sevk etmeyen bir CHP, milletimize şerden başka bir şey verebilir mi? Buna göre CHP’yi desteklemek; eşlerini başkalarıyla paylaşmak ve deşifre olunca da sahiplenmek demek değil de nedir?

Acaba CHP’yi iktidara taşımak isteyen % 20 kesim, böylesi çarpık bir sapkınlık içinde midir? Hâlbuki Müslüman ve onurlu milletimiz, ahlak ve namusuyla dünyada örnek ve itibar sahibi bir topluluktu. Onlar, ancak sınır tanımaz cinsellik ve sekste ilericilerdir. Özgürlük talepleri de şehvet odaklıdır…

Aslında zehir öylesine yaygınlaşmış ki, evli ve çocuk sahibi ünlü bir kadın DJ’nin gece yarısı yeni tanıştığı erkek arkadaşının evine giderek, cinsel ilişkiye girdiği sırada doruğa çıkan heyecanı ataklarının artıp nefes darlığına, dolayısıyla solunum yetmezliğinden hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Ardından eşinin o eve gelerek gözyaşı dökmesi, Türkiye’nin nasıl bir felakete sürüklendiğine açık bir göstergedir. Karısının başka erkeklerle cinsel ilişkisine razı olabilen bir koca, çocuğu büyüyünce annesinin yabancı bir erkeğin kollarında öldüğünü nasıl açıklayacak? Suçlu sadece o kadın mı? Evli ve çocuklu kadının sarhoşluğundan istifade ederek şehvetine kurban seçen Taraf Gazetesi Yazı İşleri Müdürü olan o ırz düşmanı gazeteciye ne demeli? Deşifre olmamak için ambülans dahi çağırmayan o ahlaksız gazeteci bir katildir. Acaba kendilerini yetiştiren ana ve babaları da mı aynı?

Gidişat öyle korkunç ki, ülkeyi temellerinden sarsan iffetsiz bir kadını kahramanmış gibi ağıtlarla defnedip, tek bir eleştiri getirmeyen gazeteci, politikacı ve sanatçılarda aynı ahlaksızlığın bayraktarlarıdırlar. Ama Kanuni Sultan Süleyman gibi bir ahlak abidesini seks düşkünü göstererek, namussuzluklarını meşrulaştırma gayretleri, gerçeğin açık perdelerini kapatmaya yetmeyecektir. Ahlak kurallarıyla oynayanların nasıl bedel ödedikleri, sadece tarihin dehşet anılarında değil, günümüzde de mevcuttur.

Devleti ahlakla değil de kanunlarla yönetmeye aday bir CHP’den; hak, adalet, namus ve dürüstlük beklenebilir mi? Toplumu ahlaksızlık ve namussuzluğa götürüp başları öne eğdiren sadece ve sadece CHP ideolojisidir.

Allah, uğruna canlarını veren şehit ve gazilerin geriye bıraktıkları dul, yetim ve varislerini CHP’den koruyup muhafaza etsin…

Öyle kirlidirler ki, ateş dahi temizleyemez…

Hiç yorum yok: