Topraklarımızda emeli olup milletimizi yok
etmeye ant içmiş haçlılara ve PKK terörüne gözdağı verip caydırıcı olmak
yerine, halkın seçtiği hükümete ve Müslümanlara karşı darbe planları yaparak
elimine etmeye kalkışan Balyozcu hainlere verilen cezalardan fevkalade
memnuniyet duyduğumu yürekten haykırıyorum.
Millet adına verdiği kararla yargıya olan
güveni sağlayan 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkan ve üyeleri ile savcılarına saygı
ve şükranlarımı sunuyorum.
CHP
hegemonyasındaki yargının milletle bütünleşmesi bir milat olup, artık adaleti, vicdanı
ve milleti tumturaklı temsil eden yargı üzerindeki tüm tereddütlerin kalktığı,
egemen ideolojiye göre verilen hükümlerin geride kaldığı kanıtlanmıştır.
Şüphesiz din ve insanlık karşıtları, kararın
adaletsizliğinden dem vurarak ulumaya devam edecekler, ancak onların insan
değil yaratık oldukları idrak edilebildiğinde ortaya koydukları argümanların
insani değil şeytani olduğu kolayca muhakeme edilecektir. Vicdanları ve insan
sevgisi taşımadıklarından verilen karardaki usulsüzlükleri bahane ederek
alışageldikleri hukuki manipülasyonlarla kafaları karıştırabileceklerini
düşünüyorlar ama kendilerinin de itiraf ettikleri ses kayıtları, azılı terörist
olduklarına zerre kadar şüphe duyurmamaktadır. Öyleyse tartışılan nedir?
Milletin ordusuyla, sırf inançlarından
dolayı milleti yerle bir etmeye niyetlenen hainler, planlarını eyleme
dönüştürebilselerdi, PKK’lılardan çok daha acımasız ve büyük bir tahribata
neden olacaklardı. Zaten binlerce askerimizi şehit eden PKK ile olan
ittifakları tamamen İslam aleyhtarlığı üzerine bina edilmiş, dolayısıyla
PKK’nın güçlenip cüretleşmesine sebep olmuşlardır.
Alçak hainlerin eş ve çocukları, kararın
akabinde nasıl ayılıp bayılarak feryat ediyorlar ise; eşlerinin yapacakları
kanlı darbeyle tüm milletin daha beter acılara gark olabileceğini hesap ederek
önlerine bariyer olabilselerdi, hem bugünleri yaşamayacak hem de eşlerinin
şerefsizliklerine şahit olmayacaklardı. Ama onlar, “Müslümanlar gericidir, Atatürk düşmanıdır, yok edilmeleri kurtuluştur”
canavarsı duygularıyla eşlerinin yanlarında olmamışlar mıydı? Yolda bir
Müslüman dahi görseler, Atatürk Türkiye’sindeki gericiler diye aşağılamadılar
mı? Böylece kimin daha aşağılık olduğu ortaya çıkmıştır…
Ulurken ağzından salyalar akan Çetin Doğan,
“Kendi ipimi kendim çekerim” diyerek
intihar edebileceği sinyalini verdi. Her vatan evladı gibi ipini almaya hazır
olduğumu açıkça ifade ediyorum! Ancak onuru var mı ki ipini çekebilsin?
Ülkemizi tehlikelere karşı müdafaa etmek
yerine işgale kalkışarak geçmişteki haçlılar misali yakıp yıkmaya ve
fişledikleri Müslümanları boğazlamaya hazırlanmış hainlerin konumlarından ötürü
aldıkları cezalar az biledir. Milletin güvenip silah ve rütbeyle onurlandırdığı
zalimler, milleti düşman bellemiş ise; onlara merhamet gösterebilmek mümkün
değildir. Çünkü ancak insana merhamet
duyulabilir!
İnşaAllah sıra Ergenekon ve KCK davalarında
olup, adaleti temsil eden yargının tekrar destan yazacağı günü sabırsızlıkla
bekliyorum.
“Adalet halkın gıdasıdır, insan ona daima muhtaçtır.” F.R.V.de Chateaubriand
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder