Fatih
Sultan Mehmed Han hazretlerinin İstanbul’u fethetmesiyle ilgili yapılan
kutlamalar, ihanet ve riyakârlık içinde olan Türkiye’nin tüm pespayeliği ortaya
koyan öyle bir yalandır ki, Ayasofya’nın camiden çıkarılıp müzeye
dönüştürmesiyle ilgili Fatih’in lanetsi bedduasına aldırış edilmeksizin
sürdürülen anmalar apaçık bir alaydır.
Hiçbir
gücün fethetmeyi başaramadığı, uğruna on binlerce insanın öldüğü ve şehit
düştüğü Bizans’ın merkezi İstanbul’u fethedip milletimize, Müslümanlara ve tüm
dünya insanlığına hak ve şeref kazandırarak zulmü bitirip dünyadaki barış ve
adaleti sağlayan Fatih Sultan Mehmed Han Hazretleri, Ayasofya Vakfiyesinde yer
alan vasiyetinde; “İşte bu benim Ayasofya vakfiyem; dolayısıyla kim bu
Ayasofya’yı camiye dönüştüren vakfiyemi değiştirirse, bir maddesini tebdil
ederse, onu iptal veya tecile koşarsa, fasit veya fasık teville veya herhangi
bir dalavereyle Ayasofya Camisinin vakıf hükmünü yürürlükten kaldırmaya
kastederse, aslını değiştirir, füruuna itiraz eder ve bunları yapanlara yol
gösterirlerse ve hatta yardım ederlerse ve kanunsuz olarak onda tasarruf
yapmaya kalkarlar, camilikten çıkarırlar ve sahte evrak düzenleyerek mütevelli
hakkı gibi şeyler ister yahut onu kendi batıl defterine kaydeder veya yalandan
kendi hesaplarına geçirirlerse; ifade ediyorum ki huzurunuzda, en büyük haram
işlemiş ve günahları kazanmış olurlar! Bu sebeple bu
vakfiyeyi kim değiştirirse; Allah’ın, Peygamberin, meleklerin bütün
yöneticilerin ve dahi bütün Müslümanların ebediyen LANETİ ONUN VE ONLARIN
ÜZERİNE OLSUN, azapları hafiflemesin, onların haşr gününde yüzlerine
bakılmasın. Kim bunları işittikten sonra hala bu değiştirme işine devam ederse,
Allah’ın azabı onlaradır. ALLAH İŞİTENDİR, BİLENDİR.”
Allah’ın sadece
Fatih’e nasip ettiği İstanbul’un fethi, bir çağ kapanıp bir çağ açılmasına
neden olmuş; Allah da Fatih’i iki cihan sultanı olmakla ödüllendirip, peygamber
efendimizin, “o ne güzel bir asker ve o ne güzel bir komutan” hadisine mazhar kılmıştı.
Nefsi adına
değil sırf Allah rızası ve peygamberimizin hadisine nail olabilmek için binbir
meşakkatle ve binlerce şehid vererek İstanbul’u fetheden Fatih ve imanlı
askerleri, Bizanssın simgesi Ayasofya’yı İslam’ın mabedine dönüştürmesi amacı
yönünden bir hak ve ödediği bedelin karşılığıydı. Sanki ileride olabilecek
ihaneti hissetmiş gibi hazırladığı vakfiyede varislerini uyarmasına rağmen
Ayasofya’nın müzeye çevrilmesi ve halen sürmesi, hainliği meslek edinmiş torunlarının
nasıl haçlı-siyonist mandası altında olduklarını kanıtlamaktadır.
Düşünebiliyor
musunuz; Fatih ve askerleri, Yezid’in dahi ordularıyla gelerek fethetmek
istediği İstanbul’u aylar süren kuşatması akabinde fethetmiş ama hain ve korkak
varisleri müzeden camiye döndürememişlerdir. 12 yıldır iktidarda olan,
nutuklarıyla ecdadına sadakat ve bağlılıktan bahseden Başbakan Erdoğan, düşünce
ve duygularında samimi mi ve Fatih’in varisi olabilir mi?
1934 yılında Fatih
düşmanı CHP; gücün, hâkimiyetin, tarihin, çağın, şerefin, fethin, bağımsızlığın
ve egemenliğin abidesel sembolü Ayasofya'yı, Fatih Sultan Mehmed Han’ın vasiyetine
rağmen haçlı batının talebine binaen camiden çıkararak müzeye dönüştürülme
kararnamesi dönemin başbakanı İsmet İnönü tarafından imzalanarak, Türkiye büyük
bir lânetle karanlıklara gömüldü ve 85 yıldır bataklıkta çırpınarak birbirini
yemekten sıyrılamadı.
Geçmişini,
yüz akı devletini ve kahraman atalarını inkâr eden hainler yüzünden milletimiz lânete
mahkûm oldu. Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fetheder etmez ilk cuma namazını
Ayasofya’da kılmış ve Ayasofya’nın peygamberimizin fetih ile ilgili müjdesi ve İslâm’ın
siyasi merkezi olduğu idrakiyle Ayasofya’ya ne kadar önem verdiği ve sevdiğini
tüm dünya bilmekteydi.
Ayasofya’nın tam
481 yıl cami olup milyonlarca Müslüman’ın secde ettiği kutsallığından,
14.11.1934 tarihinde Fatih ve İslâm düşmanı CHP Diktatörlüğünce müzeye
çevrilmesiyle milletimizin ve tüm dünya Müslümanlarının yüreğinde derin bir
hüzün, kahır, acı ve hasret korlaşmış, aradan ne kadar zaman geçse de o korun
aleve dönüşerek laneti kaldıracağı umudu hiç azalmamıştır.
Şerefli, adaletli
ve egemen Osmanlı Devleti’nin kuruluş amacı Bizans’ın fethidir. Diğer İslam
devletleri gibi peygamber efendimizin müjdesine kavuşabilmek için binlerce kez
İstanbul, Bizans’ın elinden alınmak istenmiş, ancak 21 yaşındaki Fatih Sultan
Mehmed Han, göğsü iman dolu kükreyen ve gövdelerini siper eden o mübarek
askerleriyle müjdeye erişmişti. Ayasofyasız İstanbul, İstanbulsuz da Türkiye olamayınca
göre; hangi gerekçe milletimizin kanını dökerek hak ettiği zafer sembolü Ayasofya’yı
cami olmaktan çıkarabilir?
Ayasofya’nın MS. 532 yılında Bizans
İmparatoru Constantinius tarafından inşa edilmesindeki amaç, turistlere müze
hizmeti vermek değil, doğrudan Tanrı'ya ve O'na ibadet maksatlı görkemli bir
mabed yapmak içindi. İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmed de aynı amaçla
kiliseyi camiye dönüştürerek Allah’a ibadet yeri yaptı. Ancak İslam’a, hilafete
ve Müslümanlara savaş açan Bizans taşeronu CHP, Ayasofya gibi kutsî bir mabedi ruhsal
özünden kopararak seküler materyalizme ve Bizanslılara peşkeş çekmişlerdir.
Haydi, CHP yaptı; peki, sonradan gelenler
ne yaptı? Haydi, onlarda Bizanslıların tutsağında olduğundan laneti kaldıracak imansı
bir cesarete sahip değillerdi. Ak Partiye ne demeli! Sıra söze gelince mangalda kül bırakmazlar, icraata gelince
mazeretleri bitmez! Dolaysıyla Ayasofya’nın müzeye dönüştürülmesiyle ilgili Fatih
Sultan Mehmed Han Hazretlerine yapılan ihanet ve lanet ortada dururken;
kutlamaların tamamı göz boyama, manipülasyon ve riyakarlıktır.
Ey Başbakan Erdoğan! Hani dünyaya meydan
okuyordun; hani gündem belirliyordun; hani Müslüman milletinin önderiydin; hani
Allah’tan başka kimseden korkmazdın; hani ecdadına sadakatli ve saygılı bir
varistin; hani haksızlığa karşı susmayan bir mümindin; hani İslam âleminin
lideriydin! Ayasofya’yı ecdadının bıraktığı gibi camiye dönüştürmemenin sebebi
nedir? Kimden çekiniyor ve korkuyorsun? Hangi gücün etkisi altındasın? Ayasofya’nın
müze olarak kalmasını sindirebiliyor musun? Acaba Ayasofya’yı camiye dönüştürmeyerek CHP’nin ihanetsi adımlarını izlemekle
Fatih’in lanetine ‘eyvallah’ dediğinin farkında mısın?
Unutmayın ki, Ayasofya cami
olmadan lanetin merkezidir!
"Allah'ın mescidlerinde O'nun adının anılmasına engel olan ve
onların harap olmasına çalışandan daha zalim kim vardır! Aslında bunların
oralara ancak korkarak girmeleri gerekir. (Başka türlü
girmeye hakları yoktur.) Bunlar için
dünyada rezillik, ahirette de büyük azap vardır." Bakara 114