Doğarken
ölümle nişanlandın,
Ölümden
kaçış olmadığını bilirsin;
Evlilik
vaadin ecelle bellidir,
Dünyan
gibi ahiretini de yitirme.
Hükmeden
bir Karun olsan ne yazar,
Devlet
olsan kim takar;
Ölümlü
isen eğer;
Yoktur
çulsuzdan bir farkın.
İplerin
ALLAH’ın elinde ise,
Güvenmeyesin
bilim ve teknolojine;
Kaderini
çizemiyorsan,
Kul
olan aklınla böbürlenme.
Etme
kendini dünyaya feda,
Ahiretteki
karşılığı bir felakettir;
Et
kendini ALLAH’a feda;
Kavuş
namütenahi baki bir saadete.
Ölüm
dinlemez gencini ve yaşlısını,
Ansızın
gelip götürür göçe;
Korkma
ALLAH yolunda savaşmaktan,
Diriliğe
kavuşup sayısız rızıklara mazhar olasın.
Hilkatteki
eşlerine kulluk yapmaktansa,
Şehadete
koş ki müjde ve şeref kazanasın;
Nasıl
olsa dünyada kalmayacaksan;
Nedir
seni yalana iten zehir.
Endişelenmeyesin
rızıktan,
Kaf
dağında olsan gelir bulur seni;
Ecelin
gelmemişse eğer,
Yoktur
sana herhangi bir kaygı.
Ne
kadar zor durumda olsan da,
Beterin
daha beteri olduğunu unutma;
Sabır
ve şükürde cömert ol ki,
ALLAH’ın
yardım ve desteğini bulabilesin.
Ölümsüzlüğe
yoksa bir çözümün,
Hastalıkları
durduracak bulunmuyorsa bir iraden;
Yaşam
sürecini belirleyemiyorsan eğer,
Kanmamalısın
dünyevi hiçbir vaade.
Nefsin
nam salacak diye verme mal ve canını,
Ölümünle
birlikte hissedemeyeceksin kibrini;
Yaratanı
bırakıp yaratılanlara meyletme,
Yoktur
ALLAH’tan başkası hüküm verecek sana.
Adama
kendini dünyaya,
Ahiret
beklemektedir seni;
Günahların
olmuş diz boyu,
Temizlenişin
ancak şehadettedir; ŞEHADETTE.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder